Ana içeriğe atla

HAKİKATEN GERÇEKTEN

Konuşmalarını dinlerken; paragraf aralarında, satır aralarında, cümle başlıklarında seyrederiz insanların kişiliğini.

Bazen cümle şöyle başlar;
"Hakikaten" "Gerçekten"

"Gerçekten", "hakikaten" derken ne demek ister insanlar acaba?
Belki de demek istedikleri; "Bakmayın bu konuşulanlara, gerçek değiller ama şu benim konuştuğum, şu cümle var ya, hani şimdi söyleyeceğim, işte o gerçek ve hakikat...!"
İnsanın ne garip hakikatidir bu!
Adeta kendi dışındaki dünyaya yabancı ve yalancı gözüyle bakar. Kendisi de diğerinin 'yabancı' ve 'yalancısı' gibidir.

Aslında kandıran cümlelerden öyle müzdariptirler ki, söylediklerine de dinlediklerine de güvenemezler. Cümlelerinin arasına "gerçekten" "hakikaten" kelimelerini yerleştirerek, 'o cümleyi’ ya da ‘o anı’ yanıltan sözlerden ayrıştırmak isterler.
Birileri soruverse;
Niye, yoksa diğer söylediklerin ‘gerçek’ ‘hakikat’ dışı mıydı? diye.

Gerçekten ve hakikatenin yerini bazı kişiler yeminle doldururlar.
"Vallahi" diye başlarlar söze, yetmez "hem vallahi hem billahi" diye devam ederler.
Neden?
Neden "hem vallahi hem billahi?"
İnanmaz mı insanlar sana?
Yeminsiz sözüne inanılmayacak ne yaptın sen?
Pekiyi; sen bir şey yapmadıysan, neden yemin etmeden sana inanacak insanlarla birlikte değilsin?

Haydi, hep birlikte kandırmadığımız ve kandırılmadığımız bir dünyaya kucak açalım.
Sözünün başına yemin gelmeden, "hakikaten", "gerçekten" demeden kuracağı cümlelere ve bu cümleleri kuran insanlara çok ihtiyacı var dünyanın.

Unutmayalım;
kandırmak istese de insan, hiç kandırılmak, yanıltılmak istemez.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Eğitimde Metodoloji

Teknoloji gelişmeler çocukları yalnızlaştırıyor. Çekirdek aile modeli, çocuk eğitiminde anne babayı zorluyor. Kalabalık ailede çocuk sığınacak, dertleşecek birini bulabiliyor. Küçülen dünya, küçük yaşta, çocukların erken gelişimine yol açıyor çünkü beklentileri gelişiyor. Algılama, idrak gelişmeden bilgi yumağına dönen çocuk, problemlerin çözümünde zorlanıyor. Aile yanında bile yalnız olan çocuk, okul ortamında notlama ve puanlama ile karşılaşıyor. Eğitici ve öğreticinin puanlanmadığı bir ortamda çocuk her adımında puanlanıyor. Yaşama değil bilgiye odaklanıyor. Sanal sınavlar, sanal yarışlar, çocuğu hayattan koparıyor. Önüne çıkan problemleri nasıl çözeceği konusunda yetiştirilmeyen çocuk en kolay yola başvuruyor, taklit edeceği de çok örnek olduğu için: ŞİDDET. Şiddetin içinde kaba kuvvetten, yalan, hırsızlık, aşağılama, hor görme, kendini ya da etrafını cezalandırma gibi birçok metodu kullanabiliyor. Son 20 30 yılda insan kaynağı amaca uygun yetiştirilmediği için genç eğiticiler cahi...

ÖNCE İNSAN

  Adım insan İnsan, önce insan... Din benim için Devlet benim için Millet benim Milliyet benim için İnsanım önce Adım insan Ne rengimi seçtim doğarken Ne de ırkımı Övünmek işim değildir seçmediklerimle Ha siyah olmuşum ha beyaz Adım insan İnsanım önce 2008- Ankara Halide İNCEKARA

Halide İncekara Kimdir?

Halide İNCEKARA Halide İncekara, 18 Eylül 1959’da Antalya’da doğdu. İlk ve orta öğrenimi İstanbul’da tamamlayan İncekara, 1981 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi. Yüksek lisansını aynı fakültede Uluslararası İşletmecilik alanında tamamladı. İŞ HAYATI; Tekstil ve kozmetik alanında faaliyet gösteren işletmelerde üst düzey yönetici olarak çalıştı. Gazete ve dergi köşe yazarlığı, TV program danışmanlığı yaptı. SİYASİ ÖZGEÇMİŞİ; 1999  yılında İstanbul Küçükçekmece’den İl Genel Meclis Üyeliğine seçildi. 2002 – 2007 :  T.B.M.M. 22. Dönem AK Parti İstanbul Milletvekili İnsan Hakları  İnceleme Komisyonu Üyeliği, AKPM ( Avrupa Konseyi  Parlamenterler Meclisi) – (BAB)  Batı Avrupa Birliği  Üyeliği Yolsuzluk ların sebeplerinin sosyal ve ekonomik boyutlarının araştırılması amacıyla kurulan meclis araştırma komisyonu üyeliği, Çocuklarda ve gençlerde artan  şiddet  eğilimi ile okullarda meydana gelen olayların araştırılarak alınması gerek...